Köprüsü dardır, geçilmez. Doğu Makedonya bölgesindeki en büyük şehridir. Döneminin tütün ticaretinde önemli rol oynamış şehir; yüksek ağaçları, durmadan akan suları, sakin yaşam temposu, parkları, misafirperver halkıyla öne çıkmaktadır. Her yıl düzenlenen ticaret fuarı ile, Kısa Film Festivali ile eski bir Osmanlı şehri olan Drama ziyaret edilmesi gerekilen şehirlerden birisi.
- Arkeoloji Müzesi
Antik çağlardan günümüze kadar olan süreçte, egemenlik kuran uygarlıkların günümüze ulaşan eserleri sergileniyor. Özellikle: Angitis Mağarası içinde bulunan ve o dönemin avcılarının izlerini taşıyan kalıntılar ilgi çekiyor.
- Azize Barbara parkı
- Santa Barbara Parkı
Şehrin en büyük su kaynaklarına sahip olan park bazı yerlerde sakin sakin akan sular, bazı yerlerde delicesine akmakta. Eski dönemlerden kalma kilise kalıntıları, çok katlı tütün depoları ve bunların göl suyuna yansıması…
- AYA VARVARA KİLİSESİ
- AZİZ MİTROPOL MÜZESİ
Mitropol Dionisios zamanında kurulmuştur. Daha sonraki dönemlerde ise yenilenerek günümüze kadar ulaşmıştır. Burada: değerli ortadoks hazineleri sergileniyor. Özellikle: 13’ncü yüzyıldan kalma: Meryem Ana ve İsa ikonaları görülebilir. Bunun dışında: 17 ve 19’ncu yüzyıllara ait ikonalar, müzenin en değerli eserleridir.
- AYA SOFİA KİLİSESİ
- Bizans Dönemi Surları
- Taksiarhen Kilisesi
Bizans dönemi kilisesidir. Kilise, dikdörtgen biçimli yapılmıştır. Doğu kapısı: Bizans surlarına dayanmaktadır. Yapıldığı dönemde: şehrin koruyucuları olarak kabul edilen “Mihail ve Cebrail” için yapıldığı düşünülmektedir.
- Korilovos Tepesi
- İkosifinisa Manastırı
Adının kelime anlamı: 20 palmiye’dir. Şehrin en önemli manastırıdır. 5’nci yüzyılda: Aziz Yermanos tarafından, Pangeo’nun yamacında kurulmuştur. Yani: 753 metre yüksekliktedir. Söylentilere göre: “Meryem Ana, Aziz Yermanos’a el yapımı olmayan bir ikonasını hediye eder. Meryem Ana’nın belirmesi: bir ışık huzmesi ve palmiyeler arasında olduğundan, bu manastır Meryem Ana’ya adanmıştır.
- Drama Köprüsü
Drama köprüsü denilen yer, aslında bir köprü değil. Yalnızca: 50-60 cm. genişliğinde, dar bir su kemeri. Kim tarafından ve hangi dönemde yapıldığı belli değil. Ancak: yaklaşık olarak 250-300 yıllık olduğu tahmin ediliyor. Hatta: türküde de, köprünün bu özelliğinden söz ediliyor: “Su kemeri dardır ve dar olduğu için geçilmez” “Soğuktur suları, bir tas içilmez” mısraları da, buranın bir su kemeri olduğunun en büyük kanıtıdır. Ayrıca: su kemerinin birbirine bağladığı iki köy, o dönemlerde, iki Türk köyü olarak biliniyor.